Keşke herşey çocukluğumuzda kurduğumuz hayaller kadar saf ve güzel olsa gerçek hayatta. Bizde küçük bir yaramazlık yapıp beyaz tavşanın peşinden Harikalar Diyarına gidebilsek ve tüm o maceraların içinde kaybolabilsek. Ben küçüklüğümden beri bu hikayenin gerçek olmasını isterdim. Çünkü şimdide olduğu gibi, küçükken de hayal gücüm aşırı çalışırdı ve kendimi değişik dünyalarda hayal ederdim. Etrafımda, tek boynuzlu atlar ve masal kahramanları olur ve beni tüm kötülüklerden korurlar diye düşlerdim. Tabi çok geçmeden hayatın buz gibi gerçekleriyle yüzleşmiş olsam da, hayallerim ve içimdeki çocuk hep benimle kaldı.
Alice Harikalar Diyarında masalını bilmeyenlerimiz çok azdır. Hatta bilmiyorum diyenler bile mutlaka bir yerlerde bir kısmını duymuşlardır. Masal yayınlanmasından günümüze kadar, yüzlerce filmi ve çizgi filmi çekilmiş ayrıca binlerce kez kitap haline getirilmiştir.
Yine de bilmeyenler ve tekrar hatırlamak isteyenler için kısaca bahsedecek olursak kitap;
Alice hakkında küçük bir kızın beyaz tavşanın peşinden Harikalar Diyarı'na düşmesiyle macera başlıyor. Macerası film ve çizgi filmlerinden büyük oranla farklı ama bu yalınlaştırmayı anlayabiliyorum. Çünkü örneğin Sayın Disney yapımcıları kitaptaki bazı özelliklerin filmlerinde yer alırsa çocukların ilgisini kaybedeceğini düşünmüş olabilir. Örneğin değişik şarkı ve şiirlerin kitapta yer alıp filmlerde olmaması bence de çok mantıklı çünkü çoğu anlaşılmaz bir anlatıma sahip olduğu için sadece bir tamamlayıcı niteliğine sahipler. Onun dışında çabuk sinirlenen Kızıl Kraliçemiz dışında kitapta bir Beyaz Kraliçe yer almıyor. Kitabın sonu da bildiğimiz şeklinden çok farklı bir yerde yani Harikalar Diyarının mahkemesinden sonra Alice 'in uyanmasıyla son buluyor.
Alice'in Aynadan İçeri adında bir devam kitabı olduğunu biliyor muydunuz? Belkide Johnny Depp'in müthiş performansı ile yer aldığı filmi sayesinde ismini duymuş olabilirsiniz. Ancak bu da kitabından baya farklı. Hatta öyle bir değiştirilmiş ki, kitabın sadece adı kullanılmış diyebiliriz. Orjinal hikayede Alice aynadan içeri girdiğinde Harikalar Diyarına değil Ayna diyarına girer ve burada herşey olanların tam zıttıdır. Hatta kişilerin çoğu satranç taşlarından oluşur ve Alice'te bu oyuna dahil olarak, oyunu bitirmek için kareden kareye seyehat eder. (İşte Kızıl Kraliçe ve Beyaz Kraliçe burada hikayeye asıl dahil olurlar ancak ikisi düşman değil yoldaştır ama tabi ki farklı bir ilişkileri vardır)
Kitap ve yazar hakkında biraz araştırma yaparsanız sizde çok fazla suçlama ile karşılaşacaksınız. Ben bu suçlamaları ve psikolojik içerikleri bir hemşire olarak doğru bulmuyorum. Bu yazılanların sadece birer masaldan ibaret olduğunu ve çok geniş bir hayal gücünün varlığıyla yazılabileceğini savunuyorum. Masalı küçüklüğümden beri severim ve sevmeye devam edeceğim gibi görünüyor. Bence siz de asıl orjinal hikayeleri okumalısınız ve okuduğunuzda da yepyeni rengarenk eğlenceli bir masal okumuş gibi mutlu olacaksınız :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder